SUPERNATURAL Anime yollarında!

Türkiye’de de hatrı sayılır derecede hayranı olan SUPERNATURAL dizisinin animesi Şubat 2011 de çıkacağı duyurulan seri Death Note, Paprika, Vampire Hunter D, Summer Wars gibi yapımları çıkaran MADHOUSE ve ona eşlik eden Warner Bros’a emanet. Fragmanlarından da anlayabileceğimiz gibi gerilim dolu bir anime bizi bekliyor olacak.









22 bölümden oluşacak olan Supernatural, artık ne kadar diziye bağlı kalınır ya da konusu aynı gider bilinmez fakat, şu bir gerçek ki Death Note gibi bir eseri alnının akıyla çıkartan MADHOUSE'dan çok güzel bir iş çıkaracağını umuyoruz.
Anime hakkında haberlerimiz şimdilik bu kadar.Gelişme olursa eğer kısmetse tekrar bu sayfalardan haber vermek boynumuzun borcudur XD Esen kalın efenim...

Soul Eater Manga

Selam hangi mangayı okusam düşünceleri içersindeki değerli okuyucular !! =) Benim adım arda çevirmenim ve size vaktim oldukça en sevdiğim mangaları , onlar bittikten sonra da çok sevilen mangaları tanıtacağım. Gelecek aydan itibaren de şu anda tanıtımını yaptığım ''Soul Eater'' mangasının çevirilerine başlayacağım.

''SOUL EATER ''Yazarlığını Atsushi Ohkubonun yaptığı Shounen (Aksiyon,Komedi,Macera,Doğaüstü) türden bir manga olan Soul Eater seneryosu ile okuyucuyu etkileyen bir anime.

Hikaye manganın isminden de anlaşılacağı üzere ruh yiyen bir çocuğun ve arkadaşlarının maceralarını anlatıyor.

Konusu
Baş kahramanımız Soul Eater bir tırpandır (Azrailin elindeki silah) . Kendi teknisyeni (kullanıcısı) olan Maka ile 99 Kishin(Kötü ruhlar-insan ruhu yiyenler-) ruhu ve 1 cadı ruhu peşine düşmüşlerdir. Çünkü bu ruhlar karşılığında Soul bir Ölüm silahı rütbesine yükselecektir ve dünyadaki sayılı Ölüm silahları arasına girecektir. Fakat çalışkan Maka ve güçlü ve havalı olan Soul 99 kishin ruhunu toplayıp yanlışlıkla cadı zannettikleri kedinin ruhunu yakalamışlardır.Bunun sonucunda Soul ölüm tırpanına dönüşememiş ve mal gibi kalmıştır.Bu olaydan sonra yeni ve güçlü arkadaşlar edinmişlerdir.
Şu anda devam eden mangada çok ilginç olaylar olmaktadır ve insanın okudukça okuyası gelmektedir.Nah bak buraya yazıyom diğer (afedersiniz) k.çı boklu mangalar gibi yarıda bırakmayacaksınız. Mouse u elinizden de bırakmayacaksınız ve tıktıktık diye okuyuvericeksiniz hemen :D.

Karakterler

Soul Eater:

Baş karakter olan Soul pek havalı(silah modundayken bile havalı be anasını satem), gözü yükseklerde ve çok artisttir.

Teknisyeni Maka'dan hoşlanmaktadır.Fakat artist yapısı yüzünden pek bunu göstermez.








Maka:
Soul Eater 'ın teknisyeni olan Maka biraz çekingen ve otoriter bir insandır. Ne zaman babası , Soul ya da Black Star ona ayar yapsa Maka Chopp ' u yapıştırıverir kafalarının ortasına.
Soul 'dan baya bi hoşlanmaktadır. Ona kıyamaz ve birşey olmasından korkar. Bu yüzden dövüşlerde pek dikkat eder biricik Soul'cuğuna.
Şahsen benim pek sevmediğim bir karakterdir.Çünkü mangada Souldan çok Makanın ne yaptıklarını gösteriyorlar.Hele duygusal bölümler olunca nefret ediyorum kendisinden :D.





Black Star:

Soul Eater mangasında ruh gücü en yüksek olanlardan biridir. Fakat inanılmaz cıvıklığı ve moron kişiliği sayesinde pek dövüşlerde başarı sağlayamamıştır.İyi bir çocuk çok havalı ama mal bir kişiliği var.Silahı Tsubaki ile çok iyi bir ikili oluşturdular.Ruh dalga boyunu kullanabiliyor bu yüzden çok güçlüdür.




Tsubaki:

Black Star'ın silahıdır.Utangaç bir yapısı vardır . Çekici bir güzelliği var. Black Star 'ın tek hayranı ve ilerde shinigami olacağına inanan tek kişi :D.Birden fazla silah formuna dönüşebiliyor.Şeytan kılıcı olan kardeşini öldürdükten sonra onun silah yeteneğinide elde ederek çok güçlü bir silah haline gelmiştir.





Death The Kid:

En sevdiğim karakter olan Death The Kid iki silahı bulunan ve inanılmaz güçlü bir teknisyen.(Spoiler patlaması yapıcam şimdi bu karakter çok önemli biri olacak).Silahları olan Patty ve Liz ile çok iyi partnerler.Silahlarını normal tutuş şeklinin tersine serçe parmakları tetiklerde duracak şekilde tutuyor.Simetri onun hastalığı değil hayatıdır :D . Düşmanı simetrik ise saldıramıyor fakat simetrik değilse allah ne verdiyse dalıyor :D.Büyük Shinigaminin oğludur.(Adının anlamı ''ölüm'' daha ne olsun :D)

Patty ve Liz:
Death The Kid in silahlarıolan bu güzelmi güzel ikizler tabanca halini almaktadırlar.Aldıkları kishin yumurtalarını mermi olarak kullanırlar.Eskiden soyguncu olmalarına rağmen Death onları çok değiştirmiştir ve tatlı 2 kıza dönüşmüşlerdir.







Shinigami:
Shinigami-sama baba karakterdir.En güçlü teknisyen kabul edilir.Kishin ile dövüşünde ağzımı açık bırakan insandır. Sinirlendiğinde izleyiciyi de korkutur :D.Death The Kid 'in babasıdır.Öyle Death Note 'taki Bleach 'taki Shinigamilere benzemez .Baba adamdır. Yeri geldiğinde eğlenceli yeri geldiğinde gayet ciddidir.





Daha nice karakterler var sayın okuyucular. Fakat ben de insanım benim de bir sınırım var sınavlarım var :D:D şaka yapıyorum gerisini siz mangada çok rahat öğreniceksiniz zaten o yüzdn ayrıntıya girmiyorum ve yorumları size bırakıyorum :):). Umarım tanıtımımdan etkilenip bu mangaya ilginiz artmıştır.Bir kişiye bile Soul Eater sevgisini aşılayabildiysem ne mutlu bana :) .

Ben Arda (Vanafa), ne mutlu manga okuyana !!!

Toshokan Sensou

Kütüphane Savaşı

“Sadece bu kitabı al.”
“Ama… Kütüphane geri almayacak mı?”
“Bütün kitapları değil. Bazı kitapların geri gitmesi gerek.”
“Kitapları alanlar suçlu olmuyor, sen bu kitapları korumayı deniyorsun.”



Toshokan Sensou
Diğer Adları: Library War, Kütüphane Savaşı
Tür: Aksiyon, Askeri, Komedi
Bölüm: 12
Ülke: Japonya
Firma/Stüdyo: Production I.G.
Yönetmen: Takayuki HAMANA
Orijinal Eser: Hiro ARIKAWA
Müzik: Yuugo KANNO
Kategori: Tv Serisi
Yapım Yılı: 2008
Senaryo: Takeshi KONUTA
Animasyon: Satoru NAKAMURA, Hiroyuki SHIMIZU, Masato NUMAZU, Yumi KUROIWA, Jouji SAWADA
Dizayn: Satoru NAKAMURA





31. Seika Yılı (2019)
Japonya’da ki aşırı bilgi çokluğu yüzünden hükümet abartılı bir şekilde sansür yoluna gider. Hükümet tarafından kurulan Gelişmiş Medya Şirketi yasalaşmış olan bu kanunla daha da yetkili hale gelerek insanlara zararlı olduğunu belirledikleri kitapları toplamaktadırlar. Ancak gelişmiş Medya Şirketine karşı Özel Kütüphane Şirketi kurulur ve bu adaletsizliğe karşı ayaklanır.Bu iki şirket aynı zaman içerisinde kurulur ve kamuoyuna açıklaması yapılır.
Zamanla bu iki şirket arasında ki çekişme iyice ilerleyip silahlı mücadelelere dönmüştür.




Anime Kasahara İku’nun lise çağlarında çok sevdiği bir kitabı almak istemesiyle başlar. Ancak yasak kitap olduğunu öğrenir ve Gelişmiş Medya Mensuplarına vermek istemez ve onlara karşı direnir. Tam bu sırada Kantou Kütüphane Şirketinden bir Teğmen gelerek duruma el koyar ve Kasahara’yı düştüğü zor durumdan kurtarır. Kasahara o olaydan sonra O’na hayran kalır ve onun gibi olmak için Kantou Kütüphane Şirketi Savunma Departmanına katılır Kasahara hayallerinin beyaz atlı prensine ulaşmak için ilk adımını atmış olur böylelikle. Yalnız eğitmeni Teğmen Dojou ile sürekli sorun yaşamasına rağmen kısa zamanda Özel Kütüphane Görev Gücüne kabul edilmesiyle animemizin işleyişi devam eder.




Gerçekten seyredilmesi hoş olan kitap sevgisiyle dolu bir anime. Yer yer durağanlaşan ama bu durağanlığı çatışma sahneleriyle akıllardan silmeyi başaran ve diğer animelerden farklı güzellikte bir seri yapmışlar.




Özellikle Kasahara ve Teğmen Dojo arasında ki kavgalar tam bir komedi unsurlarından ve kitapları korumak adına yapılan çatışmalarsa görülmeye değer hele son çatışma gerçekten çok iyi yapılmış.
Serinin açılış ve kapanış müzikleri de gayet hoş ve dinlenilesi yapımlar doğrusu. Eğer komediyle bezenmiş bol bol askeri temalardan hoşlanıyorsanız Toshokan Sensou kısa ama gayet iyi bir seçim olacaktır.

Bus Gamer

“Sanırım tek ortak yönümüz paraya ihtiyacımız olması.”
“Hey çömez! Senin ne kadara ihtiyacın var?”
“1….”
“haha tam senin gibi liseli veletten beklendiği gibi on bine mi ihtiyacın var?”
“Hayır, Nakajyo – San Bir Milyara ihtiyacım var”
“Neee! Bir Milyar mı?”
(Nakajyo – Saito Bus Gamer Bölüm 1)

Bus Gamer

Tür: Aksiyon, Drama
Yapım Yılı: 2008
Ülke: Japonya
Firma/Stüdyo: Frontier Works
Yönetmen: Naoyuki KUZUYA
Orijinal Eser: Kazuya MINEKURA
Müzik: Hiroyuki NAGASHIMA
Kategori: TV Serisi
Bölüm: 3




Anime, birbirinden tamamen farklı kişiliklere sahip olan karakterlerimiz, Kazuo Saito, Toki Mishiba ve Nobuto Nakajyo’ ya günün birinde adını hiç duymadıkları bir şirketten esrarengiz bir mektup alırlar. Mektubun içinde ki şirketin düzenlemiş olduğu, bol miktarda para ödülü olan iş oyununun davetiyesidir ve karakterlerimizi oyuna katılmalarını istemektedir.
Karakterlerimizin üçü de acilen paraya ihtiyaç duydukları için oyunun sunduğu ödülü duyunca katılamaya karar verirler. Ancak tek başlarına değil sadece üç kişilik takım olurlarsa katılabilecekleri söylenir.
Başlarda sadece para için girdikleri bu oyuna ilerde çok sıkılsalar da artık başladıkları işi bitirmeye hem mecbur hem de para ile olan hayalleri için devam etmek ve sonuca biran önce varmaya karar verirler.
Yalnız sadece basit bir iş oyunu sanıldığının aksine zengin ve seçkin kişilerin düzenlediği hayati tehlike içeren pis bir kumardan başka bir şey değildir.
Saito, Mishiba ve Nakajyo (“AAA”) “isimsiz” olan takım adlarıyla atıl bir mağazada ilk oyuna girmeleriyle animemiz başlar.

Bus Gamer, geçenlerde çıkan Turnuva adlı sinema filmine biraz benzese de aksiyon dolu ve değişik tarzda çok güzel bir animedir. Ancak yapım şirketinin maddi sorunları nedeniyle üç bölümde bitirmek zorunda kalmışlardır.




Günümüzde milyon tane anime ve manga çıktığı şu zamanlarda sanırım maddi sorunları yüzünden kepenk kapatmak zorunda kalan çok harika serilerden biridir Bus Gamer.
Adı ile hiçbir alakası olmayan anime, ne içinde ki olaylar otobüste geçmektedir ne de otobüsü çağrıştıran bir kavram vardır. Sanırım rakipleri eleme usulü olduğu için mi bu adı koymuşlar yoksa anime de ki oyunun adı olduğu için mi onu tam bilemeyeceğim.
Az önce dediğim gibi maddi sorunlar yüzünden arkasında birçok soru bırakan harika bir seridir. Animenin kendiside resmen bunu “bas bas” bağırsa da “durun gitmeyin daha bitmedi anlatacaklarım bir sürü şey var” dese de harika iki buçuk bölümden sonra o sonu hak etmeyen bir şekilde sona ermektedir.




İlk bölümden itibaren aksiyonu hiç düşmeyen ve karakterlerimiz arasında geçen diyalogların kalitesi ve konusuyla beni kendine hayran bırakmıştır. Bus Gamer insanın adeta birinin aklına gelse de tekrar yapılıp devamı gelse de, bizde severek seyretsek dememesi çok zor doğrusu.
Animenin müziklerine değinecek olursak, gayet güzel ve kulağa hoş gelen başarılı yapımlar doğrusu. Özellikle “no name” adlı açılış şarkısını tavsiye edebilirim.
Sonuç olarak, kısa ve kaliteli bir yapım istiyorsanız bence Bus Gamer’a bir şans verin derim.